Edirne'den Ardahan'a, Ardahan'dan Edirne'ye kadar Anadolu; sevincini, derdini, acısını, düğününü, kara gününü hep türkülere dökmüştür. Bir türküye başladınız mı, bir ağıtı okudunuz mu, oranın insanını atan kalbiyle, damarında dolaşan kanıyla çeker, yanıbaşınıza alırsınız... Anadolu Türküleri; Anadolu insanını gönül tarihidir. Yüzyıllardan süzülmüş, aynı kaynaktan çıkan pınarlar gibi arına arına bugüne gelmiş, insanoğlunun yüreğine oturmuştur. Yaşamının, ölümünün, sevincinin ve kederin tek dile gelme aracıdır türküler. Anadolu insanının sıcaklığını, temizliğini, gönüldenliğini hiçbir şey türküler kadar veremez.
Edirne'den Ardahan'a, Ardahan'dan Edirne'ye kadar Anadolu; sevincini, derdini, acısını, düğününü, kara gününü hep türkülere dökmüştür. Bir türküye başladınız mı, bir ağıtı okudunuz mu, oranın insanını atan kalbiyle, damarında dolaşan kanıyla çeker, yanıbaşınıza alırsınız... Anadolu Türküleri; Anadolu insanını gönül tarihidir. Yüzyıllardan süzülmüş, aynı kaynaktan çıkan pınarlar gibi arına arına bugüne gelmiş, insanoğlunun yüreğine oturmuştur. Yaşamının, ölümünün, sevincinin ve kederin tek dile gelme aracıdır türküler. Anadolu insanının sıcaklığını, temizliğini, gönüldenliğini hiçbir şey türküler kadar veremez.