Korkunun yerin merak aldı
Selim Eraydın, ilk gençlik yıllarından bu yana edebiyata ilgi duydu, çeşitli çalışmalar yaptı. Bir süredir üzerinde çalıştığı ilk romanı Us ise Mart ayında Pan Yayınları etiketiyle okurla buluştu.
İlk defa bir yazılı eseriniz yayınlandığında neler hissettiniz?
İlk defa bir yazılı eserim yayınlandığında pek tanımadığım türden bir heyecan hissettim. Korkunun da epey güçlü bir şekilde eşlik ettiği bir heyecan ve mutluluk... Zira yazarken fazlasıyla yalnızlık duyduğum ilk romanım artık yalnızca benim kitabım olmaktan çıkıyordu. En büyük arzum olan paylaşmak ve ulaşmak adına ilk ve en önemli adımı atmanın mutluluğu, elbette içimde kendine yer bulmaya çalışan korkudan baskındı. Korku, yerini neler olacağının merakına bıraktığında ise belki de hiç hissetmediğim kadar gururlu ve mutlu hissettim.
İlk karakterinizi nasıl buldunuz?
Sanırım ilk karakterim 'Konur' zaten vardı. Nerede olduğunu bilmesem de bir yerlerdeydi. Belki doğru zamanı bekliyordu, belki doğru zaman gelince kendisi beni buldu. Anlatmak istediğim meseleler ve zihnimdeki çatışmalardan beslenerek büyüdü ve tam anlamıyla kendini buldu.
Kitabınızı elinize alınca ilk olarak ne yaptınız?
Kitabımı elime ilk aldıktan sonra uzun uzun kapağına baktım; sindirmek için, anlamak ve doyasıya tadını çıkarmak için. Çünkü bir hayalin bir sır olmaktan uzakaşmasını simgeliyordu kitabımı elime ilk aldığım an.
İlk kitabınızı kime imzaladınız?
Pan Yayıncılığın sahipleri Işık Gençer ve Ferruh Gençer için imzaladım. İnandıkları, yanımda oldukları ve destekledikleri için kendilerine çok teşekkür ederim.
Gece mi yazarsınız, gündüz mü?
Yazmak için uyandığımı hissetmeye alışalı epey bir zaman oldu. Dolayısıya kurduğum düzende her gün uyandıktan kısa bir süre sonra yazmaya başlıyorum, çalışmaya başlıyorum. Genelde hava karardıktan sonra yazmıyorum fakat tabii bazı bölümleri, doğal bir şekilde (kendiliğinden) gece yazdığım da oluyor.
Defter mi, bilgisayar mı?
Notları ve planları mutlaka defter üzerinde çalışıyorum. Daha çok bilgisayarda çalışıyor olsam da defter ve kalem kullanmanın keyfinden, doğasından kesinlikle kopmak istemiyorum.
Merve Akbaş, Yeni Şafak Kitap Eki, 15 Mayıs 2019