Biliyor musun, ben hala o on yedi yaşındaki genç kızım. Çünkü on yedi yaşımda başımda deli kavak yelleri eserken ve o, ilk aşkım başımda bir yağmur damlasıyla ve ben başımdaki o yağmur damlasıyla sırılsıklam, bir kırk beşlik plaktan sen beni anlatıyordun: "Boş yere değil ah inanmam / Koşarım yine ardından / Bulsam da olur bulmasam da / bu ümittir beni bil yaşatan." ...Ben terk edilmiştim, ama sen beni benden daha fazla anlatıyordun, o plakla sana inandım. ...O an kalbim sakinleşti, şarkılarınla her zaman tutunduğum sen, her zaman elimi hiç bırakmamış olan sen, şimdi de elimi tutuyordun, aslında elimi değil kalbimi tutuyordun. ... Seni ilk kez dinlediğim o plaktaki şarkıyı bu kez elimi tutarak, gözlerime bakarak benim için, yalnız benim için söylüyordun. Ve ben şu an yine senin bu şarkını ilk kez duyduğunda başında deli kavak yelleri esen ve beni aşktan sırılsıklam eden ilk aşkımı, saçlarımda bir yağmur damlası olarak gezdirdiğim yaşımda, on yedi yaşındaydım. Teşekkürler, Minik Serçe, teşekkürler Sezen... Mert Özmen, pek çoğumuzun hayatının dönüm noktalarının, tıpkı romanın baş kişisi Yeşiminki gibi, Sezen Aksu şarkılarıyla nasıl kesiştiğini anılarımızı aralayarak anımsatıyor. Bu dokunaklı roman, ülkemizin son otuz yıllık diliminde yaşamış olan herkesin hayatına ve aşkla, tutkuyla bağlandığımız pek çok şeye bir biçimde dokunuyor ve bizi geçmişimizle sarsıyor.
Biliyor musun, ben hala o on yedi yaşındaki genç kızım. Çünkü on yedi yaşımda başımda deli kavak yelleri eserken ve o, ilk aşkım başımda bir yağmur damlasıyla ve ben başımdaki o yağmur damlasıyla sırılsıklam, bir kırk beşlik plaktan sen beni anlatıyordun: "Boş yere değil ah inanmam / Koşarım yine ardından / Bulsam da olur bulmasam da / bu ümittir beni bil yaşatan." ...Ben terk edilmiştim, ama sen beni benden daha fazla anlatıyordun, o plakla sana inandım. ...O an kalbim sakinleşti, şarkılarınla her zaman tutunduğum sen, her zaman elimi hiç bırakmamış olan sen, şimdi de elimi tutuyordun, aslında elimi değil kalbimi tutuyordun. ... Seni ilk kez dinlediğim o plaktaki şarkıyı bu kez elimi tutarak, gözlerime bakarak benim için, yalnız benim için söylüyordun. Ve ben şu an yine senin bu şarkını ilk kez duyduğunda başında deli kavak yelleri esen ve beni aşktan sırılsıklam eden ilk aşkımı, saçlarımda bir yağmur damlası olarak gezdirdiğim yaşımda, on yedi yaşındaydım. Teşekkürler, Minik Serçe, teşekkürler Sezen... Mert Özmen, pek çoğumuzun hayatının dönüm noktalarının, tıpkı romanın baş kişisi Yeşiminki gibi, Sezen Aksu şarkılarıyla nasıl kesiştiğini anılarımızı aralayarak anımsatıyor. Bu dokunaklı roman, ülkemizin son otuz yıllık diliminde yaşamış olan herkesin hayatına ve aşkla, tutkuyla bağlandığımız pek çok şeye bir biçimde dokunuyor ve bizi geçmişimizle sarsıyor.